11 Kasım 2010 Perşembe

huzur isteyenlere tavsiyeler

Bugünki yazım bir "ben yaptım gördüm geçirdim, tavsiye ederim" yazısı. Çok uzun da değil merak etmeyin.

Hepimiz huzurla bozduk ya bu aralar, yorucu şehir hayatı insanda şehir dışına kaçma arzusu yaratıyor, bir tatil olsa da gitsek kafamızı dinlesek (ki tatile de bir şey kalmadı hadi) demeyen, gürültüden, trafikten, insan kirliliğinden bıkmayan var mı? Yok. Tamam canım cevap beklemiyorum, kendi kendime konuşuyorum sonuçta burda.

Size diyeceğim çözümü şehir dışında, uzaklarda, illa bir ton para harcamada aramayın. Benim bugün yaptığımı yapın. Giyin eşofmanlarınızı BELGRAD'a gidin. Çok klişe di mi? Ama şunu düşünün ki, uykuyu özellikle de sabah uykusunu benden fazla seven insan az bulursunuz. Tatil günleri bile 6'da kalkayım, sabah sporumu yapayım, oh sağlıklı yaşam çek içine oksijen oksijen haydi hop hop tarzı enerjik, günün her saatini yaşayanlardan değilim. Olmak da istemem, manyaklığın da bir sınırı olmalı! Neyse konudan şaşmayalım, yani size bunu, sabah babamın zorla nerdeyse ayağımdan sürüyerek kaldırdığı "ben" söylüyorum, onu anlatmaya çalışıyorum. Belgrad Ormanı'na gidin. Gidin kardeşim.

Huzur dediğimiz şey oraya girmiş saklanmış adeta. Hele şimdi bir de sonbahar. Sonbaharın tüm renklerine bürünmüş uzuuun ağaçların arasından sızan güneş, rüzgar estikçe ağaçlardan süzülen sararmış yaprakların kapladığı bir yol, parkur ortasında pırıl pırıl parlayan bir göl, belki size eşlik edecek arkadaş canlısı bir köpek.. Bir tablonun içinde yürüyorsunuz sanki. Etraftaki tek ses ise demin söylediğim yerdeki yaprakların siz üzerine bastıkça çıkardıkları hışırtı..

Bu ortam, hem de İstanbul'da. O yüzden bırakın huzur ve dinlenme arayışı içinde tatilcilerin zaten doldurup, gürültülü şehir hayatından farksız hale getirecekleri tatil mekanlarını, siz benim dediğimi yapın, faydasını göreceksiniz. Valla.



"1 saatte 6 km yok gittim, işte bu da belgesi" görgüsüzlüğüm :)

He bu arada huzur muzur aramıyorum kardeşim, deli misin nesin diyenleriniz varsa.. allah müstahakınızı vermesin yazıyı ne diye okudunuz o zaman yahu? Siz yok mu siz...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...